Antik çağlarda Çin'in güneyinde bir deney olarak başlayan ve 21. yüzyılın bir klasiği haline gelen bu dekoratif bleu blanc geleneğinin sıradışı ve küresel yolculuğunun izini sürmeye var mısınız? Hadi hep birlikte inceleyelim!
Coşkuyu hayal edin: Doğu'dan yepyeni, bembeyaz, parıldaması adeta mücevherleri andıran ve üzerine el ile kobalt mavisi bir şölen boyanmış bir porselen geliyor. Bu, heyecan verici 200 yıllık bir başlangıç serüveniydi. Bu egzotik porselenler, Güney Çinli zanaatkarların porselenin yüksek fırınlama ısısına dayanabilen tek pigment olan kobalt oksit ile yerel halk tarafından çok değerli bulunan kaolin (seramik çamuru) arasında kimyasal bir yakınlık olduğunu keşfetmesi ardından 16. ve 17. yüzyılda Avrupa'yı adeta capcanlı bir karnaval gibi sardı. Teknoloji gelişse de kraliyetin renk haritası sanatta kalıcı bir yer edinmişti. Bu keşfi takip eden yüzyıllarda, dört kıtadan zanaatkarlar bu akıma kapılarak büyük ve küresel bir seramik geleneği oluşturdu. Bu yazımızda, bleu blanc'ın devasa göçüne ve ölümsüzlüğe kazınmış süslü tasarımına göz atacağız.